İktisadi literatürde yer alan Fayda Teorilerinden yola çıkarak Zekat
İbadetine ulaşabilir miyiz?
Kardinal Fayda Teorisi temel olarak üç varsayım
üzerine inşa edilmiştir;
Toplam Fayda: Kişinin bir dönem boyunca bir malın tüketiminden elde ettiği faydaya
verilen addır.
Marjinal Fayda: Kişinin her ilave birim mal tüketmesi sonucu toplam faydada meydana gelen
değişikliktir. Toplam fayda fonksiyonunun birinci türevi bize marjinal faydayı
verir.
İktisadi olarak insan tüketicidir.
Tüketicinin gelirinin tümünü harcayarak faydasının
maksimize ettiği duruma tüketici dengesi adı verilir. Tüketici, gelirini
harcamak suretiyle mal ve hizmet satınalır ve bunlardan fayda elde eder.
Marjinal Fayda tanımına göre;
Tüketicinin belirli bir dönemde kullandığı mal veya hizmet miktarı
arttıkça, elde ettiği (her ilave tüketim için) fayda azalır. Marjinal faydanın
tüketilen her yeni birim için öncekinden daha az olması durumuna "AZALAN MARJİNAL FAYDA" ilkesi adı verilir. Örnek verecek olursak; tüketicinin ilk
yediği dondurmanın faydası ile 1 saat içinde yediği 5. dondurmanın sağladığı
fayda aynı değildir. Satınaldığı ilk evin sağladığı fayda ile 5 yıl içinde
satınaldığı 5. evin sağladığı fayda aynı değildir. İlk satınaldığı otomobilin
faydası ile 5. otomobilin faydası aynı değildir.
Marjinal faydanın artık “sıfır”’a eşit olduğu duruma ise “doyum
noktası” adı verilir. Sahip olduğu gelir ile satın alabileceği en
iyi mal sepetini satın almayı amaçlayan bir tüketici, bir malı doyum
noktasından sonra satın almayacaktır.
Öyleyse;
Yüksek gelire sahip olduğu için, bir maldan fazla fazla almak bir yerden sonra artı bir
fayda sağlamıyor. Ama o gelirin bir kısmını ihtiyacı olanlara vermek suretiyle, ihtiyaç sahiplerinin yeni harcamalar yapması, marjinal değeri yüksek faydalar elde etmesi sağlanabilecektir. Harcanan para
miktarı değişmeyecek ancak ekonomi için artı fayda üretilmiş olacaktır.
Yüksek gelir sahiplerinin, kullanılmayıp artan ve tasarruf ya da yatırım için tuttuğu gelirlerinin bir kısmını, bu parayı ihtiyaçları doğrultusunda kullanacak tüketicilere vermesi, çok basit bir mekanizma ile "Toplumun Toplam Faydasını" arttırmış oluyor.
Yüksek gelir sahiplerinin, kullanılmayıp artan ve tasarruf ya da yatırım için tuttuğu gelirlerinin bir kısmını, bu parayı ihtiyaçları doğrultusunda kullanacak tüketicilere vermesi, çok basit bir mekanizma ile "Toplumun Toplam Faydasını" arttırmış oluyor.
Toplumun Toplam Faydası= Zenginin Elde Ettiği Fayda+Fakirin Elde Ettiği
Fayda
Hem Tüketici Dengesi için hem de gerçek hayatta amaç Fayda Maksimizasyonu değilmiydi!
Tüketicinin gelirinin tümünü harcayarak faydasını maksimize ettiği duruma
tüketici dengesi adı verilir. Bu tanım da şunu ifade ediyor: gelirin tümünü
harcamak kişisel fayda maksimizasyonu için gerekli. Hangi maldan ne kadar tüketmesi faydasını maksimize edecek bunu piyasa koşulları ile birlikte belirliyor. Toplum için de aynı şey
geçerli. Gelir/para elde tutulmamalı. Kullanılmalı. Sen harcadığında artık bir
faydası olmuyorsa, başkasına verip bu gelirin harcanmasını sağlamak "artı" bir fayda
oluşturacaktır.
Başkasının elde ettiği faydanın zekat verene faydası nedir?
Manevi tarafı ayrı bir konu...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder